Türkçe Eserler

Filitreler
  • Türkçe Eserler
  • KUDSÎ DUALAR

    Bu eser, 2008 yılında müellif tarafından yeniden düzenlenerek basılmıştır.

                Ashabın büyükleri, tâbiîn ve tebe’-i tâbiîn, zikir, tesbih ve dualara büyük önem vermişlerdir. Son zamanlarda bu vazife terk edilmektedir yahud da unutulmaktadır. Mesela ayet ve hadiste varîd olan, özellikle ashâb-ı kirâm tarafından ehemmiyetle zabtedilip bildirilen dualar terk edilmekte, ha bire karınca duası, kadah duası, elli ikinci gece duası, bilmem ne duası… ne duası…. diye bid’at olarak vasiyetnâme gibi esassız, semeresiz, sun’î dualarla meşğul olunmaktadır. Bu ise vakti boşa harcamaktan başka hiçbir şey değildir.

                Delâil-ul-Hayrât, Delâil-un-Nûr’da yer alan bazı salavatlar müstesna olmak üzere, bu nadide eserde  Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem tarafından yahud ashab veyahud tâbiîn tarafından sahîh yahud hasen hadîs-i şerîflerle tesbit edilmeyen dua ve salavatlar yazılmamıştır.

                Eserde vakitlere, olaylara tâbi’ olan olmayan dualar veciz bir dille tercüme edilmiş; Rasûl-u Muhterem sallallâhu aleyhi ve sellem’in Allah Teâlâ’ya hangi duygularla ve nasıl cümlelerle yakardığının anlaşılması için tercümelerde a’zamî titizlik gösterilmiştir.

                Eserde namazın içinde, haricinde okunacak dualara da yer verilmiştir.

                Eserin ikinci basımında, duaların Latince yazımı çıkarılmıştır.

                Yine önceki basımdan farklı olarak, kitabın hacminin küçültülmesi ve bazı daha faideli duaların eklenmesi için her günde okunacak istiâze, hasbele, tesbîhler ve sûrelerin, ayetlerin müstakil  olarak yazılması tercih edilmiştir.

                Eserin başında “dua” hakkında geniş bilgiler içeren takrîben on yeni başlık yazılmış; diğer kısımlarında da başlık ilaveleri, değişiklikleri ve birleştirmeler yapılmış; ayrıca gizli ve cehrî tarîkatlere göre virdin keyfiyetinden bahseden iki başlık, Kutb-ur-Rabbânî Şeyh Abdulkâdir Geylânî kuddise sirruhu’nun ve Şeyh Yusuf Nebehânî kuddise sirruhu’nun “Esmâu-l-Hüsna’yla Allah’a Tevessül” manzumeleri çıkartılmıştır.

                Eserde Müslümanın hayatı boyunca karşılaşacağı her darlığa aid çıkış yollarının, kuvvetli sığınak dualarının, tecrübe edilmiş sahih nakillerle aktarıldığını görecek ve eserde yazılmış olan duaları okurken, dualarınıza müellifi hürmet ve muhabbet ve rahmetle ortak edeceksiniz.

    ISBN :
    Ebat
    : 14×20
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 528 gr
    Sayfa Sayısı
    : 498
    350,00
  • MÜ’MİNİM

    İçinde bulunduğumuz şu bilgisayar asrında Müslümanların çoğu Dîni cehalete kanaat etmektedir. Ana babalar çocuklarına Dinlerini öğretmekten aciz kalmaktadır. Otuz – otuz beş yaşından sonra tevbe istiğfarla Dîne dönen gençlerimiz, utanıp Dîni öğrenmekten çekinmektedirler. Müslümanlar, Allah ve Rasûlü’nü övmek yerine kendilerini, soy soplarını, partilerini övmektedirler, Müslüman olarak bu topraklarını kanlarıyla yoğuran, inandıkları İslam Dîninin emrettiği İman kardeşliği fidanını diken, Allah için sevgi tohumunu eken, sadâkat ve ihlasla sulayıp teslim eden, kendileriyle iftihar etiğimiz ecdadımızın dillerini unuttuk, yollarını, âdetlerini bırakmaktayız. Onlara uymamız gerekirken başkalarına uyuyoruz.
                İşte müellifimiz, bu eserini kendisinin de ifade ettiği bu yarayı tedavi edebilmek amacıyla kaleme almıştır. Aslen bu eser müellifin “Müslümanım” adıyla bastığı eserinin genişletilmiş halidir.
                Konuların soru cevab şeklinde başlıklandırıldığı eserde, Allah ve O’nun Rasûlü’nün, ashâb-ı kirâmın tanınması gerektiği, gerçek Mü’minin vasıfları, iman ve inanç esasları, iman ve İslamın tarifleri, şartları, rükünleri, Dînin Müslümana yüklediği vazifeler, ebeveynin çocukları, komşunun komşusu, arkadaşın arkadaşı, öğretmenin talebesi üzerindeki hakları, Dînî ilimlerin nasıl ve kimden öğrenilmesi gerektiği açıklanmış ve zamanımızda çokça konu edilen dinler arası diyalog meselesine yer verilmiştir.

    ISBN :  978-605-61367-6-4
    Ebat
    : 16×19
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 270 gr
    Sayfa Sayısı
    : 295
    150,00
  • EHLİ SÜNNETİN NAZARI İ’TİKÂDIN ÖLÇÜSÜDÜR

       Eser, İbrahim Hakkı Erzurûmî kuddise sırruhu’nun, Osmanlı Devleti’nde büyük bir önemle okullarda temel ders olarak okutulan yüz on beytlik itikad manzumesinin iki bin beş yüz i’tikâdî mesele ile şerhedildiği, alanındaki en kapsamlı ve ciddî çalışmalardandır.
                Eser, Ehli Sünnet velCemaat itikadına dair bilgileri, öncesinde özetle aktarır; ve sonrasında derinlik ve genişliğine, nihayetine kadar, aykırı ve yanlış görüşleri ayıklayarak, hiçbir meseleyi ihmal etmeksizin bir nakkaş inceliği ile işler ve en doğru tesbiti gücü nisbetinde okuyucusuna sunar.
                Eser, nazarî ilimlerin ışığında atomun yapısı, uzayda hayat, amip, hücre, evrim teorisi, mi’râc mucizesinin farklı boyutları gibi konuları da İslam dairesinde ilmî bir cihetten delil olarak izah eder.
                 Ayrıca eserde, ruh çağırma, kader mevzuu, tasavvufun Hristiyanlıktan geçtiği iddiası ile ilgili görüşlerin reddi, mevlid okumanın dindeki yeri, uçan daireler, şefaat ve meded isteme meselesi, Mehdî aleyhisselâm’ın vasıfları, alâmetleri, kıyamet alâmetleri, Fırat Nehri meselesi, ğaybdan haber verme gibi yüzlerce mesele akıl ve ruhları tatmin edecek bir ilmî ve fikrî netlikte izah edilmiştir.
                Ehli Sünnet İtikadının öğrenilmesi ve doğru itikadın hakîkatine ulaşmak için itikadın tashih edilmesi maksadıyla, bu eseri her inanç sahibi mutlaka okumalı, okumakla kalmayıp içine sindirmeli, kendisinin ve ailesinin hayatını bu ölçülere göre düzenlemelidir. Hakperest olmayanın putperest olması kaçınılmazdır.
                Müellif diyor ki: “Ey genç! Rûhî bunalımdan doğan yahud şehvet ateşinden meydana gelen bütün vesvese ve itikadsızlığına bu kâfi bir ölçüdür.
                Eğer sen, tembellikten kurtulup her mevzuu on kere okursan, iç ve dış bütün sapık fikirlerden kurtulursun. Herhalde bize de Fâtiha ve dua yollarsın. Bilhusus imkan nisbetinde, samimî bir kalb ile okumaya devam ettiğin takdirde, iç sapık fikirlerden de kurtulursun. Aklına gelen bir çok hususları Biiznillah halletmişizdir. Hâzâ min fadli Rabbî.
                Eğer sen ehli rabıta olup, eseri samimiyetle okusan, itikad hususunda büyük bir payeye sahib olacağından şübhem yoktur. Zira bu kitabın içindeki yazılar tılsımdır.”
                Bu eserin son basımında hadîs-i şerîfler için kaynak eklenmiştir.

    TERMOFLEKS SUNİ DERİ KAPAK
    ISBN :
    Ebat
    : 16×24
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 1394 gr
    Sayfa Sayısı
    : 892
    1.000,00
  • GÖNLÜMDE HİKMET PINARININ ARISI

    Bu eser, Üstazımız’ın şiirlerini ve çeşitli zamanlarda nota aldırdığı sohbetlerinden az bir kısım içermektedir. Şiirlerinin çoğu Türkçenin bugünkü imlasıyla olmakla beraber, az olarak Osmanlıca olarak imla edilmiş Türkçe, yanısıra Kürtçe, ayrıca Arabca şiirleri de vardır.
    Eserdeki şiirlerinin bir kısmı, bazı Arabca şiirlerden tercümedir; Erzurumlu İbrahim Hakkı ve Şeyh İsmail Bursevî rahimehumallâhu Teâlâ’dan da birkaç beyt alınmıştır; ve bunlar hepsi belirtilmiştir.
    Üstazımız bu eserini, vefatından az bir süre önce tamamlamış, hastahanede yoğun bakımda iken ilk baskısı yapılmıştır; ikinci baskısı ise vefatından hemen sonradır.
    Onun âleminden sesler dinleyebilmek, görüntüler kapabilmek, şiirlerini okurken duyulan sevgiye, o sevgiyle yönelişe bağlıdır; Allah dostlarının hakîkate çeken sıcak tebessümleri, seven ve inananlaradır.
    Şiirlerinde çok yerde İslam üzere yaşamamız ve istikrarla derinleşmemiz için açık deyişle tavsiyeleri vardır; yüzümüze serpilen soğuk su gibi.
    Üstazımız’ı sevenler için bu eserin buruk bir tadı var; onun gidişini hatırlatıyor; ve ğaliba hep öyle olacak.
    Allah Teâlâ minnet ve keremiyle onun tertemiz sırlarını yüceltsin, cesedine ve cesedinin yatağı olan toprağına rahmet ve rızalarını bolca akıtsın, cennetlerinin ortasında iskanlandırsın, ilminden bizi faidelendirsin, ilminin bereketlerini üzerimize akıtsın.
    Âmîn.
    Bir kovan var gönlümde adı gönül
    Akar ondan hikmet çeşmesi adı bülbül
    Bir de var hikmet arısı adı sünbül
    Gönül bülbül sünbülün uğultusu
    Topladım ayetten hadisten trafo müctehidlerimizden
    Candan bedenden dimağdan
    Uykudan baygınlıktan uyanıklıktan
    İsmail, durmaz gelir arı sesi

    ISBN : 978-605-5434-06-09
    Ebat
    : 12×19
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 272 gr
    Sayfa Sayısı
    : 302
    150,00
  • GENCİM NEREYE?

    Müellif bu eserinde, zamanımızda teknolojideki hızlı gelişmelerin ve dünya lezzetlerine kolayca erişmenin büyüsüne kapılarak gençlerimizin, gün geçtikçe daha fazla ğayri Müslimin örf ve adetlerine uymalarına, şahsi menfeat peşinde koşarak dünya işlerinde rekabet etmekle Dinden uzaklaşmalarına dikkat çekerek, her Mü’mine, özellikle gençlerimize gereken bilgileri soru ve cevab şeklinde vermektedir.
    Allah Teâlâ en önce neyi yaratmıştır?
    “Elest Günü”nde Allah Teâlâ’nın kullarıyla yaptığı antlaşma nedir?
    Bu antlaşmayı biz niye hatırlamıyoruz?
    Akıl ve kısımları nelerdir?
      “İlim ve kısımları nelerdir?” gibi sorularla başlayan eserde; ma’rifet, Rabb ile kulu arasındaki haklar, iman, İslam, şartları, rükünleri, şart, rükün gibi Dînî terimlerin manaları beyan edilmekte; Allah’a, peygamberlerine, kitablara, meleklerine, ahiret gününe ve kadere imanın keyfiyetleri;
        Allah Teâlâ’nın isim ve sıfatları, Peygamberimiz’e nasıl inanmamız gerektiği izah edilmekte, Peygamberimiz’in siyer-i şerîfi özetlenmekte ve bol misallerle mu’cizeleri anlatılmaktadır.
          Tevhid, itikad, mezheb, amel, din, ibadet, takva, muamele, emanet, miras, ukûbat = cezâlar, âdâb, teklifî hükümler, farz, vâcib, nafile, haram, mekruh, müfsid, mübah, abdest, ğusül, teyemmüm, namaz, zekat, oruç, hac, günah, küfür, şirk, nifak ve bunlara bağlı konular açıklanmaktadır.
          Günümüzde gençlerimizi bekleyen tehlikeler ve bunlardan kurtuluş çareleri gösterilmekte, bunun yanında her Müslümanın hayatında olan ve dikkat çeken konular izah edilmektedir; mesela:
    Aile nedir?
    Evladın ebeveyninin, ebeveynin de evladının üzerindeki hakları nelerdir?
    Çocuklara öğretilmesi gereken elli dört farz nelerdir?
    Kabir ziyareti nasıl yapılır?
    Komşunun komşusu, arkadaşın arkadaşı üzerindeki hakları nelerdir?
    Cennet ve cehennemlik kimlerdir?
    Müellifin “İttifak nedir?” sorusuna cevabı, eserin ehemmiyetini gözler önüne sermektedir.

    ISBN :  978-605-61367-6-4
    Ebat
    : 12×19
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 400 gr
    Sayfa Sayısı
    : 451
    250,00
  • EDELL-UL-HAYRÂT HAMD, SENÂ, SALAVÂT

     Bu eser, Müellif’in “Cana Can” adlı eserinin yeniden düzenlenmesi denilebilir; şu kadar ki, “Cana Can”ın başlangıcındaki “Dîni oluşturan unsurlar ve salavât-ı şerîfelerin önemi” üzerine başlıklar halinde yapılan açıklamalar ve diğer bazı başlıklar burada çıkarılmış; bazı başlıkların sıra ve içeriğinde değişiklikler yapılmıştır.
                 Bir Müslümanın yatağından kalkıp tekrar yatağına girinceye kadar yapacağı bütün işlerde ve ihtiyac duyduğu her vakitte dilinden düşürmemesi gereken dualar, istiâzeler ve salavatlar bu eserde toplanmıştır.
                  İntisâbından sonra müntesibin vazifelerinden olarak günlere mahsus en faziletli virdler, yataktan kalkıştan itibaren yapılan günlük işlerde okunacak istiâze ve dualar, zamanımıza kadar büyük tasavvuf imamları tarafından ehemmiyetle tavsiye edilen Ğavs-ı Semedânî ve Kutb-u Rabbânî Şeyh Abdulkâdir Geylânî aleyhi rahmet-ur-Rahmânî’nin senâ, salavat ve virdleri, Rasûlullah sallâllahu aleyhi ve sellem’in ashabına öğrettiği salavat, Ali kerremallâhu vechehu, İbnu Mes’ûd radıyallâhu anhu’nun salavatları, Şeyh Hasen-i Basrî, Cüneyd Bağdâdî, Şeyh Ahmed el-Bedevî, Şâh-ı Nakşibend rahimehumullâhu Teâlâ gibi birçok şerefli insanların salavatları bu eserde yazılmıştır.
    Unutmayalım ki salih amellerle, duayla, Esmâ’u-l-Hüsnâ ile tevessül meşrû’ olduğu gibi Peygamberimiz sallallâhu aleyhi ve sellem’in üzerine salavat okumakla hem tevessül, hem de tevassul = Allah’a kavuşmaya çalışmak meşrû’dur.
    Bütün bunların yanında eserde; günlere ve vakte bağlı olmayan, hadîs-i şerîflerden seçilmiş mubarek dualar da bulunmaktadır.
              Vebâ, tâun gibi salgın hastalıklardan korunmak, sihrin bozulması, nazar, rızkın bollaşması, borcun ödenmesi, vesveseden kurtulmak, menfî fikirlere kapılmamak için okunacak dualar da yazılmıştır.
           Bu eser zorda kalan Mü’mini himayesine alan, kendisine sığınanı zâhiri ve bâtınî bütün kötülüklerden koruyan ve rûha müdhiş lezzetler tattıran numûne bir eserdir.
    Bu eser her Mü’minin elinde bulunması gereken bir zikir kitabıdır ve ruhların tedavisi hakkında vârid olmuş reçeteleri ihtiva eder.
    Bu eser, hem Türkce anlamlı hem de sadece Arabca olarak ayrı ayrı basılmıştır.

    ISBN : 978-9944-0856-7-0
    Ebat
    : 12×19
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 280 gr
    Sayfa Sayısı
    : 374
    250,00
  • MÜ’MİNİN İSTİKÂMETİ VELÎNİN KERÂMETİDİR

    Bu eserin yazılmasındaki ğaye, mücerred ilimsiz amel yahud amelsiz ilim sebebiyle ehliyetsiz tasavvuf müddeîlerinin tuzaklarından okuyucusunu haberdar etmek ve kurtuluş yollarını göstermektir.
                Bu eser gençleri, dînî vazifelerini göstermeden onları şahsî intikam ve davalarına heba edenlerin veya tarîkatlerde şeyhlik iddiasında bulunanların taassublarının tuzaklarından, tasavvufun hakîkatine, ehemmiyetine, kurtarıcılığına inanmayan, mücerred felsefî fikirlere kapılan, ibadet etmekten âciz, haramlardan sakınmayan, nefs ve hevasına uyan kimselerin kelepçelerinden, zararlı akımlardan kurtarır.
                Ve ayrıca İlâhî huzura kavuşturmak ğayesiyle yazılan bu eserde, istikamet için Ehli Sünnet velCemaat itikadını kurtuluş kanadı edinen Müslümanlara bir kuvvet ve yükseliş bulacaksınız.
                Ehli Sünnet itikadı ve dört mezheb imamının ictihadını hayat rehberi edinen herkes, Huzurullah’a engel olacak bütün fikir cereyanlarından, evham, hayal ve şübhelerden arınacaktır.
                Eser Ehli sünnet velCemaat İtikadı büyüklerinden ve Fatih Sultan Muhammed’in ilim hocalarından, ilk İstanbul kadısı Hızır Bey Çelebi’nin Kasîde-i Nûniye isimli itikad manzumesini ve kemâlat mevzularını hâiz, kapsamlı, derin görüşlü bir eserdir.
                Bir iki küçük fikir kırıntısı ile bütün dünya meselelerini çözdüğünü zanneden aklına mağlubların dehşet verici zararlarından korunmak isteyenlere ve ilmi âlimlerden öğrenmeyi taleb edenlere ısrarla tavsiye edilecek bir eserdir. Ne güzeldir bilmeyenin bilgiyi bilenden taleb etmesi!..
                Eser temel olarak beş bölümden oluşmaktadır:
                Hakâik-i enbiyânın yolu üzere birinci bölümde, itikaddan sonra ihlas ve istikamet,
                İkinci bölümde sıdk, yani enbiyânın davetine sâdık kalmak, sevilmeleri,
                Üçüncü bölümde teslim, yani enbiyânın davetine yahud davetini bildiren vârislerine teslim,
                Hakâik-i enbiyânın yolu üzere dördüncü bölümde, Tevhîdin gerektirdiği vazifeler ve kerâmetler izah edilmiştir.
                Hakâik-i enbiyânın ve hakâik-i evliyânın yolunu tarif eden beşinci bölümde ise, Kutb-us-sâlîkin ve Ğavs-ul-Vâsîlîn Abdulğafûr el-Abbasî rahimehullâhu Teâlâ ve efada aleynâ birrehu’nun “Muhtasarun fî Ezkâr-it-Tarîkat-in-Nakşibendiyet-il-Müceddidiyye” risâlesinin tercüme ve şerhi yazılmaktadır.
                Eserde özellikle kabir azabını reddedenlere, keramet, tevessül ve şefaati inkâr edenlere, tahkikleri ile son derece doyurucu cevablar verilmiş; bu meseleler, ilmin muhteşem yüceliğinin kabiliyetli beyanında halledilmiştir.

    ISBN : 978-605-61367-7-1
    Ebat
    : 16×24
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 640 gr
    Sayfa Sayısı
    : 335
    350,00
  • CEMAAT

    Cemaat, sadece beş vakit namazı camide kılmak için toplanmaktan mı ibarettir

    Gerçek cemaat, Ehli Sünnet velCemaat itikadı üzere hak olan dört mezhebin tarifiyle İslamî tatbikat mıdır? Bu asrın Müslümanlarının cevabını aradığı ve çözmeleri gereken en önemli konularından biri de bu olsa gerektir. Eser bu sorunun cevabını tafsilatıyla işlemektedir.

    Müslümanlık sadece avam tabakasının dîni değildir. Sadece havas tabakasının da dîni değildir. Hepsinin dînidir. En âdi bir cahilin, dîne bağlanması, alnını Allah için yere koyması, zinadan sakınması gerekli olduğu gibi, en âlî bir âlimin veya âmirin veya zenginin de başını Allah için yere koyması, zinadan, faizden ve bütün günahlardan arınması farzdır. İşte cemaatin manası, her tabakadan insanları biraraya getirmek, kalblerini birleştirmek ve İslam ruhuyla ihyâ’ etmektir. Günde beş vakit namaz kılmakta cemaatleşmek bunun içindir.

    Gençlerimizin şuurlanması gerekir. Şuurlanmak da câmideki cemaatten başlar.

    İmamın şuuru cemaate, cemaatin şuuru imama intikal eder. Cemaat ferdleri imamlarının ilmi nisbetinde, imam da cemaatin ğayreti nisbetinde şuurlanır.

    Herşeyden önce bilelim ki İslam, Allah Teâlâ’nın emr ve yasaklarına boyun eğmekle, boyun eğmek de cemaatleşmekle mümkün olur.

    Eserde cemaatin her yönü, hem ibadet hem de itikad kanadından izah edilmiştir; bahse mevzû’ her hükmün temel mesnedi, sahih, hasen hadisler ve şârihlerin şerhleridir. Meseleler ele alınırken, mümkün mertebede dört mezhebin ittifâkî yolları alınmakla beraber, ihtilaf olduğu takdirde Hanefî mezhebinin fıkıh kitablarından nakledilmiştir.

    Eserde hiçbir şahıs veya grubun lehinde veya aleyhinde kalem oynatılmamış olup, bilakis vahdete ve kardeşliğe teşfik edilmiştir.

    Eserde ayrıca cum’a namazı ile ilgili bütün bilgiler en sağlam ölçüler dahilinde aktarılmıştır. Özellikle dâr-ul-harb meselesi ve Türkiye’de cum’a namazının sahihliği konusunun işleniş şekli takdire şâyandır.

    Eser, Müslümanların birliğini bozan fitnelerin hadîs-i şerîfler ışığında tafsilatlı şerhedilmesinin ardından şu cümlelerle hitam bulur:

    Rabb’imiz bir; kıblemiz bir; Peygamberimiz bir; dînimiz bir; maksadımız bir, yani: İ’lâu Kelimetillâhi hiyel’ulyâ… Öyleyse tefrika ne için?!. Nifaksız cemaat olalım… Müslüman, hangi mezhebde, hangi meşrebde, hangi ırkta olursa olsun; İslam Dîni’ni hâkim kılmak için, olduğu gibi safa gelmeli… ve bir tek can olmalıdır… Milli bütünlük…

    ISBN : 978-605-61367-2-6
    Ebat
    : 12×19
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    :  308 gr
    Sayfa Sayısı
    : 348
    180,00
  • EVRÂD-I BAHÂİYYE’NİN TERCÜME VE ŞERHİ

    Müellif’in “el-Envâr-ul-Kudsiyye li Şerh-il-Evrâd-il-Bahâiyye” adıyla Arabcasıyla eş zamanlı olarak yazdığı bu eser,
    Hicrî 791 tarihinde vefat eden Şeyh Muhammed Bahâeddîn rahimehullâhu Teâlâ’nın müessisi ve İmamı olduğu Nakşibendî Tarîkati’nin esasları,
    Tarîkatin İmamı Şeyh Muhammed Bahâeddîn kuddise sirruhu’nun tercüme-i hali anlatılarak başlamakta;
    “Nakşibendî Tarîkatinin Şart ve Rükünleri”,
    “Zikrin Efdali Kalbî Zikirdir”,
    “Zikirle Tekarrubun Usulleri”,
    “Murâkabeyle Tekarrub”,
    “Nakşibendî Meşâyıhının Hatmesi”,
    “Evrâd-ı Bahâiyye ve Faideleri”,
    “İstiğfar ve Tevbe” başlıklarının ardından Şâh-ı Nakşibend’in her sabah namazında okuduğu “Evrâd-ı Bahâiyye” eserinin tercüme ve şerhi yapılmaktadır.
    Bu eseri okumak:
         Nakşibendî Tarîkati’nin, tertemiz Sünnet’in ihyâ’ edilmesi ve bid’atin terk edilmesinden ibaret, Ehli Sünnet vel’Cemaatin itikad ettiği ashâb-ı kirâmın yolu olduğunu anlamak için önemlidir.
           Yine bu eseri okumak, kalbin İslamı anlaması bakımından önemlidir. Çünkü bu eser, Şâh-ı Nakşibend’in, Sünnet-i Şerîf’ten derlediği, tertemiz, kalbleri yıkayıp ışıtan, okudukça Dîni tatbîkî kolaylaştıran, Dîni tatbik ettikçe kalbleri yükselten “Evrâd-ı Bahâiyye”sini, manalarının inceliklerini anlayarak okumak fırsatı vermektedir.
    ISBN : 978-9944-0856-9-4
    Ebat
    : 12×19
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 400 gr
    Sayfa Sayısı
    : 410
    250,00
  • TEK ÇARE

    Eser, Tevhid, vahdet ile iman kardeşliğini, Müslümanın ferd, cemaat ve cemiyet kardeşliği dahilinde vazifelerini, hayatımızı çepeçevre saran rûhî ve sosyal bunalımlardan kurtuluş çarelerini, İslamı yaşantı olarak gündelik hayata hâkim kılma metotlarını ve sosyal hayatın meselelerinde İslamın çözüm yollarını ve tavsiyelerini beyan eder. Bu manada eser, ismi ile müsemma reçeteler manzumesine hâizdir.
              Bu din ve millet uğruna, canlarını veren ceddimiz, bizim bugünkü halimizi görseler şöyle sesleneceklerdi:
         “Bizler kendimizi ve milletimizi cahiliyyenin karanlık vahşetinden kurtardık, size bu din ve namusumuzu emanet ettik. Maalesef görünen o ki, siz tekrar cahiliyyeye dönmek istiyorsunuz. Bizden miras kalan İslam kardeşliğinin hukukunu ihlal ediyorsunuz. Öyle ise siz ne için bizim şerefimizle övünüyorsunuz?”
                Müellif diyor ki: “Biz bu sesi duymuş gibiyiz. Bu mesuliyeti hissederek, acz ve kusurumuzu itiraf ederiz. Bu mesuliyetten kurtulmak için, ana hatları ile iman kardeşliği konusunu ele alıyoruz. Umulur ki, okuyan bir genç kardeşimiz bu eserin aynasından kendini görür ve tanır.”
                Bu eser sırlarla dolu bir hazinedir.
                Tek Çare, ruh ve nefsin, İslam fırınında Tevhid, vahdet ve iman kardeşliği cevherleri ile pişmesidir.
                Eser, tamamen ayet-i kerîme ve hadîs-i şerîfler ışığında, ulemânın ferâsetli, sağlam görüşlerini, güven ve huzur dolu yarınlar için istifadeye sunmuştur.

    TERMOFLEKS SUNİ DERİ KAPAK


    ISBN :
    Ebat : 16×24
    Kağıt Cinsi : Şamua
    Ağırlık : 1138gr
    Sayfa Sayısı : 709
    900,00
  • MUFASSAL MEDENÎ AHLAK

    Eser, nefsin sorumluluğundan, irade ve akıl mefhumlarından haberdar ettikten sonra insanın şekillenmesini morfolog bir tıb doktoru edasıyla her yönüyle izah eder ve bedenî vazifeleri kemâliyle açıklar.
                Eser, satır satır İslamın yüce hayat nizamının titizlikle açıklanmasından ibarettir. Dolayısıyla eserde her türlü ferdî ve ictimâî meseleyi detaylarıyla, soru payı bırakılmaksızın bulabileceğiz.
                Tabiîdir ki, bunun böyle olabilmesi, eserin samimî ve berrak bir zihinle, ilme teslim olmuş bir kalble okunması şartıyladır. Cahilin cehaletinden daha korkunç olan şey, ilme ve âlime inkarıdır.
                Yirmi yıllık bir çalışma ve binlerce eserin mütâlaası bu eser zannediyoruz ki elinizden düşmeyecektir. Ahlakı ahlaksızlardan değil, Allah’ın has dostlarından; benliği bencillerden değil, benliğini Hakk yolunda yok etmişlerden; ruhu ruhsuzlardan değil, «Kâlû Belâ» gerçeğinden; kadını canavarlardan değil, can severlerden; devleti dev illetlilerden değil, İslam izzetinden; vazifeleri vazgeçmişlerden değil, Kur’an ve hadisten; iktisadı, iki paraya satandan değil, İki Cihan Serveri’nden; hakları haltperestlerden değil, Hakperestlerden öğrenmek istiyorsanız, lütfen kana kana, sindire sindire okuyun bu pırlanta eseri.
                Ne güzeldir bilmeyenin öğrenmek istemesi! Ve ne güzeldir güzeller güzeli İslam güneşi!..
                Eser, «ben» kelimesinden girişle sinir sisteminin içinde iç duyguları tesbit eder, vazifelerini tayin eder, ferdin şahsiyetinin oluşması macerasını anlatır; ardından kişiliği oturmuş Müslüman genci cemiyete kazandırır. Ona aile kurmasını, sokak, mahalle, şehir ve devlet nizamında İslamî düsturlarla yaşayabilmesi yollarını beyan eder.
                Eser, adından da anlaşıldığı üzere özellikle temeli iman, kanadı vicdan, düsturu Kur’an olmak üzere ahlâkî konulara önem verir; felsefeyi din sananlara gereken cevabları tatlı bir dil, ikna edici bir üslubla bildirir.
                Ruh ve nefs ile ilgili her mesele Biiznillah eksik bırakılmaksızın eserde yer bulduktan sonra, ictimâî hayatın her unsuru tafsilatıyla yerli yerinde aktarılır ve insanın insanla en uyumlu yaşayabilmesi yolları, derin hakîkatler ve hikmetler dahilinde kalblere şifa bir reçete olarak sunulur.
                Bu eser hadîs-i şerîfler için kaynak gösterilerek ve içeriğini etkilemeyen bazı düzenlemeler yapılarak yeniden basılmıştır.

    TERMOFLEKS SUNİ DERİ KAPAK
    ISBN : 978-605-5434-07-6
    Ebat
    : 16×24
    Kağıt Cinsi
    :
    Şamua
    Ağırlık
    : 1168 gr
    Sayfa Sayısı
    : 895
    1.000,00
1 2 3 4 5